Japon Masallar\u0131; “Beni Al”<\/h3>\n

\u00c7ok \u00e7ok eskiden, bir zamanlar<\/a> uzak bir k\u00f6yde \u00fc\u00e7 erkek karde\u015f ya\u015farm\u0131\u015f. Babalar\u0131ndan kalan topra\u011f\u0131 birlikte i\u015flerlermi\u015f; elde ettikleri \u00fcr\u00fcn \u00fc\u00e7 g\u00fcrb\u00fcz gen\u00e7 adam\u0131n ge\u00e7inmesine ancak yetermi\u015f. Rafya ya da has\u0131rdan sepetler \u00f6r\u00fcp pazarda satarlarm\u0131\u015f. Ama ne kadar \u00e7abalarlarsa \u00e7abalas\u0131nlar, hi\u00e7bir zaman geride paralar\u0131 olmazm\u0131\u015f. Hep de evde tuz kalmad\u0131\u011f\u0131 ya da eski \u00e7aydanl\u0131k i\u015f g\u00f6rmez hale geldi\u011finde bronz bir kuru\u015flar\u0131 bile kalmazm\u0131\u015f ama en zor d\u00f6nem y\u0131l sonu, vergileri \u00f6deme zaman\u0131ym\u0131\u015f.<\/p>\n

“Bu b\u00f6yle devam edemez”, diye karar vermi\u015f a\u011fabeyleri Saburo. “Gidip bir yerlerde birinin yan\u0131nda i\u015fe girece\u011fim. Siz bensiz de ba\u015f\u0131n\u0131z\u0131n \u00e7aresine bakars\u0131n\u0131z. Vergileri \u00f6deyecek kadar para kazan\u0131nca geri d\u00f6nece\u011fim”.<\/p>\n

Karde\u015fler anla\u015fm\u0131\u015flar. B\u00f6ylece Saburo kendisini kiralayacak birini aramaya ba\u015flam\u0131\u015f. Kom\u015fu \u015fehirde bir t\u00fcccar onu arabac\u0131 olarak i\u015fe alm\u0131\u015f. Alt\u0131 ay boyunca Saburo \u00e7ay, tuz ve ba\u015fka mallarla dolu arabay\u0131 bir pazardan \u00f6tekine g\u00f6t\u00fcrm\u00fc\u015f. T\u00fcccar ondan memnunmu\u015f ve daha uzun zaman yan\u0131nda kalmas\u0131n\u0131 istemi\u015f.<\/p>\n

Ama Saburo \u00f6neriyi kibarca geri \u00e7evirmi\u015f. “Benden memnun kalman\u0131z \u00e7ok ho\u015fuma gitti ama d\u00f6nmek zorunday\u0131m. Yeni y\u0131l yakla\u015f\u0131yor. Vergileri \u00f6demek i\u00e7in karde\u015flerim para bekliyorlar”.<\/p>\n

Bu durumda t\u00fcccar \u00fccretini vermi\u015f. Saburo bronz paralar\u0131 bir \u00e7ama\u015f\u0131ra ba\u011flay\u0131p eve d\u00f6nmek i\u00e7in yola koyulmu\u015f. H\u0131zl\u0131 y\u00fcr\u00fcm\u00fc\u015f ama ak\u015fam oluyormu\u015f. K\u00f6ye ula\u015fmas\u0131 i\u00e7in, daha derin bir orman\u0131 ge\u00e7mesi gerekiyormu\u015f. Korkmu\u015f Saburo ama yine de yoluna devam etmi\u015f. \u00c7\u00fcnk\u00fc ertesi g\u00fcn y\u0131l\u0131n son g\u00fcn\u00fcym\u00fc\u015f ve karde\u015fleri onu bekliyorlarm\u0131\u015f. Paray\u0131 masan\u0131n \u00fczerinde koydu\u011fu zaman g\u00f6zleri fal ta\u015f\u0131 gibi a\u00e7\u0131lacakm\u0131\u015f. Kendisini beklemiyorlarsa bile, yoluna devam etmek zorundaym\u0131\u015f. \u00c7evrede geceyi ge\u00e7irebilece\u011fi hi\u00e7bir ev yokmu\u015f. Korkusunu bast\u0131r\u0131p ormana girmekten ba\u015fka \u00e7aresi yokmu\u015f. Ne sa\u011fa, ne sola bakmadan g\u00f6zlerini a\u011fa\u00e7lar\u0131n tepeleri aras\u0131ndaki dar g\u00f6k \u015feridine dikerek h\u0131zl\u0131 h\u0131zl\u0131 ilerlemi\u015f. Orman sakinmi\u015f. Yava\u015f yava\u015f cesaretlenmi\u015f.<\/p>\n

“Neredeyse yolun yar\u0131s\u0131n\u0131 ald\u0131m. Art\u0131k bana bir \u015fey olmaz. \u00c7evremde her \u015fey sakin. Korkmam i\u00e7in hi\u00e7bir neden yok”, demi\u015f kendi kendine. Ama birden yolun \u00fcst\u00fcnde, \u00f6n\u00fcnde parlak bir nokta u\u00e7mu\u015f.<\/p>\n

“Bu da ne!” demi\u015f \u00fcrkerek. Sonra hemen cesaretini toplam\u0131\u015f. “Bir hayaletlere inanmad\u0131\u011f\u0131m kalm\u0131\u015ft\u0131! D\u00fc\u015f g\u00fcc\u00fc insana neler g\u00f6steriyor!”<\/p>\n

Yine de y\u00fcr\u00fcmesini yava\u015flatm\u0131\u015f ve \u00f6n\u00fcnde uzanan yolu dikkatle g\u00f6zetlemi\u015f. Yolun \u00fcst\u00fcnde k\u00fc\u00e7\u00fck, parlak noktalar gittik\u00e7e oynamaya ba\u015flam\u0131\u015f. I\u015f\u0131klar yolun \u00fcst\u00fcnde, a\u011fa\u00e7lar\u0131n aras\u0131nda halkalar \u00e7iziyor, a\u011f\u0131r a\u011f\u0131r ve sessiz, giderek yakla\u015f\u0131yormu\u015f. Az sonra Saburo \u0131\u015f\u0131klardan geldi\u011fini sand\u0131\u011f\u0131 hafif bir v\u0131z\u0131lt\u0131 alg\u0131lam\u0131\u015f, ses giderek garip bir m\u0131r\u0131lt\u0131ya d\u00f6n\u00fc\u015f\u00fcyormu\u015f.<\/p>\n

Rengi solan Saburo durmu\u015f. Par\u0131ldayan ve oyna\u015fan \u0131\u015f\u0131k halkalar\u0131ndan gelen belirgin sesler duymaya ba\u015flam\u0131\u015f. “Beni istiyorsan, beni al; istemiyorsan, b\u0131rak beni. Beni istiyorsan beni al; istemiyorsan, b\u0131rak beni”, diyormu\u015f sesler. I\u015f\u0131klar gittik\u00e7e yakla\u015f\u0131yormu\u015f.<\/p>\n

“Ben seni ne yapay\u0131m! As\u0131l sen beni b\u0131rak”, diye ba\u011f\u0131rm\u0131\u015f \u00fcrk\u00fcnt\u00fcye kap\u0131lan Saburo. Tabanlara kuvvet ka\u00e7maya ba\u015flam\u0131\u015f.<\/p>\n

Soluk solu\u011fa, sa\u00e7lar\u0131 dikilmi\u015f bir halde evine ula\u015fm\u0131\u015f sonunda. Sanki hayalet h\u00e2l\u00e2 pe\u015findeymi\u015f gibi, sandaletlerini bile \u00e7\u0131karmadan ko\u015farak i\u00e7eri girmi\u015f. Bitkin bir halde kendisini has\u0131r\u0131n \u00fcst\u00fcne b\u0131rak Karde\u015fleri ak\u015fam yeme\u011fi yemek \u00fczereymi\u015f; her birinin \u00f6n\u00fcnde \u00fcst\u00fcnde bir \u00e7anak duran k\u00fc\u00e7\u00fck bir masa varm\u0131\u015f.<\/p>\n

“Ne oldu da b\u00f6yle selams\u0131z sabahs\u0131z, ko\u015farak i\u00e7eri girdin! Bak, has\u0131rlar\u0131 nas\u0131l kirlettin”.<\/p>\n

Saburo hemen sandaletlerini \u00e7\u0131karm\u0131\u015f ve \u00f6zenle kap\u0131y\u0131 kapam\u0131\u015f.<\/p>\n

“Sevgili karde\u015flerim, nas\u0131l bir tehlike atlatt\u0131\u011f\u0131m\u0131 bilemezsiniz!”, demi\u015f biraz sakinle\u015fince. “Ormanda, yolun yar\u0131s\u0131nda hayaletler sald\u0131rd\u0131. Tek ba\u015f\u0131mayd\u0131m ve saklanabilece\u011fim hi\u00e7bir yer yoktu. Durmadan “beni al, beni al”, diye ba\u011f\u0131rarak \u00e7evremde oynad\u0131lar. H\u0131zl\u0131 bacaklar\u0131m sayesinde ellerinden kurtulabildim”.<\/p>\n

“Peki, ba\u015fka bir \u015fey s\u00f6ylemediler mi?” diye sormu\u015f en k\u00fc\u00e7\u00fckleri Haciro. B\u00fct\u00fcn k\u00f6yde g\u00fcc\u00fc ve cesaretiyle \u00fcnl\u00fcym\u00fc\u015f.<\/p>\n

“Arkas\u0131n\u0131 dinlemedim bile. Beni almad\u0131klar\u0131na o kadar sevinmi\u015ftim ki”, diye cevap vermi\u015f Saburo.<\/p>\n

Karde\u015flerden Rokuro d\u00fc\u015f\u00fcnceli bir halde “Bunlar ger\u00e7ekten garip hayaletlermi\u015f”, demi\u015f. “Ke\u015fke alsaym\u0131\u015fs\u0131n! B\u00f6ylelikle ormandan onlar\u0131 temizlemi\u015f olurdun. Hi\u00e7 ummad\u0131\u011f\u0131n i\u00e7in, bu kadar korkmu\u015f olmal\u0131s\u0131n! Yolun yar\u0131s\u0131nda kar\u015f\u0131na \u00e7\u0131kt\u0131klar\u0131n\u0131 s\u00f6yledin, de\u011fil mi? Gidip bu hayaletler nas\u0131l bir \u015feymi\u015f bir g\u00f6rmek istiyorum” demi\u015f, d\u0131\u015far\u0131 \u00e7\u0131km\u0131\u015f.<\/p>\n

Ak\u015fam olmu\u015f. Karanl\u0131kta yolunu zorlukla se\u00e7ebiliyormu\u015f. Yolun yar\u0131s\u0131n\u0131 alm\u0131\u015f, almam\u0131\u015f ki birden orman\u0131n karanl\u0131\u011f\u0131nda bir \u015feyin parlad\u0131\u011f\u0131n\u0131 g\u00f6rerek durmu\u015f. Bak\u0131\u015flar\u0131yla karanl\u0131\u011f\u0131 ne kadar delmeye \u00e7al\u0131\u015f\u0131rsa \u00e7al\u0131\u015fs\u0131n, parlak \u0131\u015f\u0131klardan ba\u015fka hi\u00e7bir \u015fey se\u00e7ememi\u015f. Biraz yakla\u015f\u0131nca belirsiz bir m\u0131r\u0131lt\u0131 i\u015fitmi\u015f. Birka\u00e7 ad\u0131m daha ilerleyince belirgin bir bi\u00e7imde “Beni istiyorsan, beni al; istemiyorsan, b\u0131rak beni. Beni istiyorsan, beni al; istemiyorsan, b\u0131rak beni”, diyen sesler duymu\u015f. I\u015f\u0131klar gittik\u00e7e yakla\u015f\u0131yor ve gen\u00e7 adam\u0131n \u00e7evresinde oyna\u015f\u0131yormu\u015f.<\/p>\n

O zaman, Rokura \u00fcrk\u00fcnt\u00fcye kap\u0131lm\u0131\u015f, \u0131\u015f\u0131klar \u00fcst\u00fcne at\u0131lacak gibi gelmi\u015f ona. Yar\u0131m bir d\u00f6n\u00fc\u015f yapm\u0131\u015f ve var g\u00fcc\u00fcyle ka\u00e7maya ba\u015flam\u0131\u015f.<\/p>\n

Haciro karde\u015finin k\u00fcl gibi y\u00fcz\u00fcn\u00fc g\u00f6r\u00fcnce “\u0130kiniz de \u00f6dleksiniz”, demi\u015f. “I\u015f\u0131klar size dokunmam\u0131\u015f bile. S\u00f6zlerden \u00f6d\u00fcn\u00fcz kopmu\u015f. \u015eimdi, bir de ben bakaca\u011f\u0131m \u015fu hayaletlere”.<\/p>\n

Gidip odadan bir ip alm\u0131\u015f. “\u0130ple sald\u0131rd\u0131\u011f\u0131mda bakal\u0131m “beni al” diye ba\u011f\u0131racaklar m\u0131?” demi\u015f.<\/p>\n

Bu arada, gece iyice koyula\u015fm\u0131\u015f. Ama Haciro’nun yolunu yitirmesi olas\u0131 de\u011filmi\u015f. \u00c7\u00fcnk\u00fc yolu \u00e7ok iyi biliyormu\u015f. \u015eehre giden yolun yar\u0131s\u0131na var\u0131nca parlak \u0131\u015f\u0131klar\u0131n \u00e7evresinde oynad\u0131klar\u0131n\u0131 o da g\u00f6rm\u00fc\u015f. Korku nedir<\/a> bilmedi\u011finden, cesaretle ilerlemi\u015f, az sonra kendisini \u0131\u015f\u0131klar\u0131n ortas\u0131nda bulmu\u015f. Her bir yandan “Beni istiyorsan, beni al; istemiyorsan, b\u0131rak beni”, diye u\u011fulduyorlarm\u0131\u015f.<\/p>\n

B\u00fct\u00fcn orman bu garip u\u011fultuyla inliyormu\u015f. “Beni istiyorsan, beni al…”<\/p>\n

“Tabii istiyorum”, diye ba\u011f\u0131rm\u0131\u015f Haciro. \u00c7\u00f6melmi\u015f; “Haydi, atla s\u0131rt\u0131ma da kim oldu\u011funu g\u00f6relim”.<\/p>\n

O anda \u0131\u015f\u0131klar kaybolmu\u015f, homurtu kesilmi\u015f. Ama Haciro s\u0131rt\u0131nda b\u00fcy\u00fck bir a\u011f\u0131rl\u0131k hissetmi\u015f. G\u00fc\u00e7l\u00fc bir o\u011flanm\u0131\u015f ama s\u0131rt\u0131na atlayan hayaletin a\u011f\u0131rl\u0131\u011f\u0131 alt\u0131nda neredeyse y\u0131k\u0131lacakm\u0131\u015f.<\/p>\n

B\u00fct\u00fcn g\u00fcc\u00fcn\u00fc toplay\u0131p aya\u011fa kalkm\u0131\u015f.<\/p>\n

“Yan\u0131ld\u0131n hayalet”, diye ba\u011f\u0131rm\u0131\u015f. “Yeterince g\u00fc\u00e7l\u00fcy\u00fcm. Benimle boy \u00f6l\u00e7\u00fc\u015fmek kolay de\u011fildir”.<\/p>\n

Beline sard\u0131\u011f\u0131 ipi \u00e7\u00f6zm\u00fc\u015f, s\u0131rt\u0131ndaki garip \u015feyin \u00fcst\u00fcne atm\u0131\u015f ve ba\u011flam\u0131\u015f. Sak\u0131narak yar\u0131m d\u00f6n\u00fc\u015f yapm\u0131\u015f ve oflayarak k\u00f6y\u00fcn yolunu tutmu\u015f. Geceymi\u015f ama s\u0131rt\u0131ndaki hayalet \u00f6yle bir \u0131\u015f\u0131k yay\u0131yormu\u015f ki yolunu g\u00fcnd\u00fcz gibi ayd\u0131nlat\u0131yormu\u015f.<\/p>\n

Her ad\u0131mda y\u00fck\u00fc daha a\u011f\u0131rla\u015f\u0131yormu\u015f. Onu evine ta\u015f\u0131mak i\u00e7in \u00e7ok b\u00fcy\u00fck \u00e7aba harc\u0131yormu\u015f. Ama o b\u00fct\u00fcn y\u00f6renin en g\u00fc\u00e7l\u00fc delikanl\u0131s\u0131ym\u0131\u015f. Sonunda, evin avlusuna var\u0131nca rahatlayarak derin bir soluk alm\u0131\u015f. Y\u00fck\u00fcnden bir an \u00f6nce kurtulmak istiyormu\u015f. Sa\u011fa d\u00f6nm\u00fc\u015f olmam\u0131\u015f, sola d\u00f6nm\u00fc\u015f olmam\u0131\u015f. Sanki garip \u015fey s\u0131rt\u0131na kaynam\u0131\u015f.<\/p>\n

“Seninle anla\u015fmam\u0131zda bu hesapta yoktu”, diye \u00f6fkeyle ba\u011f\u0131rm\u0131\u015f Haciro. “Seni istiyordum, do\u011fru ama hep s\u0131rt\u0131mda de\u011fil. Seni sonsuza kadar s\u0131rt\u0131mda ta\u015f\u0131yaca\u011f\u0131m\u0131 sanma”. Mutfa\u011fa ko\u015fmu\u015f ve s\u0131rt\u0131n\u0131 duvara vurmu\u015f. ‘\u00c7at’, diye bir ses i\u015fitilmi\u015f ama y\u00fck\u00fc d\u00fc\u015fmemi\u015f<\/p>\n

“Son g\u00fclen, iyi g\u00fcler”, demi\u015f Haciro. Arka arka y\u00fcr\u00fcy\u00fcp odaya girmi\u015f. Tavan\u0131 ta\u015f\u0131yan dire\u011fe \u00f6yle bir \u015fiddetle \u00e7arpm\u0131\u015f ki dengesini yitirip yere d\u00fc\u015fm\u00fc\u015f. Ama ne\u015feli bir \u015f\u0131ng\u0131rt\u0131 i\u015fitmi\u015f, her yerden \u00e7il \u00e7il alt\u0131nlar akmaya ba\u015flam\u0131\u015f. O kadar akm\u0131\u015f ki avluya kadar ta\u015fm\u0131\u015f. Aradan uzunca bir s\u00fcre ge\u00e7tikten sonra, karde\u015fleri aral\u0131klarda bile alt\u0131n paralar bulmu\u015flar. Karde\u015fler kucaklar dolusu alt\u0131n sahibi olmu\u015flar. Ortancalar\u0131n\u0131n cesaretini \u00f6vm\u00fc\u015fler.<\/p>\n

O g\u00fcnden sonra yoksulluk, yokluk g\u00f6rmemi\u015fler, ya\u015famlar\u0131n\u0131n sonuna kadar mutlu ya\u015fam\u0131\u015flar.<\/p>\n

Japon Masallar<\/a>\u0131<\/p>\n","protected":false},"excerpt":{"rendered":"

Japon Masallar\u0131; “Beni Al” \u00c7ok \u00e7ok eskiden, bir zamanlar uzak bir k\u00f6yde \u00fc\u00e7 erkek karde\u015f ya\u015farm\u0131\u015f. Babalar\u0131ndan kalan topra\u011f\u0131 birlikte i\u015flerlermi\u015f; elde ettikleri \u00fcr\u00fcn \u00fc\u00e7 g\u00fcrb\u00fcz gen\u00e7 adam\u0131n ge\u00e7inmesine ancak yetermi\u015f. Rafya ya da has\u0131rdan sepetler \u00f6r\u00fcp pazarda satarlarm\u0131\u015f. Ama ne kadar \u00e7abalarlarsa \u00e7abalas\u0131nlar, hi\u00e7bir zaman geride paralar\u0131 olmazm\u0131\u015f. Hep de evde tuz kalmad\u0131\u011f\u0131 ya […]<\/p>\n","protected":false},"author":1,"featured_media":2742,"comment_status":"open","ping_status":"open","sticky":false,"template":"","format":"standard","meta":{"footnotes":""},"categories":[165],"tags":[27,17,713,134,472,26,61,913,484,57,719,219],"yoast_head":"\n